9 Ekim 2007 Salı

Ramazan

Bahreyn’e taşındığımız gibi Ramazan’ın başlaması oldukça talihsiz bir durumdu. Günlük hayat bambaşka bir hal adı...gündüzler çok sakin, geceler de bir o kadar hareketliydi. Biz gece hayatına çok katılamadığımız için tam tadını çıkartamadık ve o yüzden sakin hatta fazla sakin olan gündüzler yakında bitecek diye seviniyorum.

Sakin gündüz tanımı belki kulağa hoş geliyor ama demek istediğim alışveriş merkezlerinin sadece 10-14 arası açık olması, yeme içmeye dair heryerin iftara kadar kapalı olması ve herkesin yavaş çalışma hatta çalışmama bahanesi olması. Ben oruç tutmadığım için bana en çarpıcı gelen şey sokakta, hatta arabada bile herhangi birşey yemek ya da içmenin yasa dışı olması. Bu bize de bir şekilde öğretilen oruç tutana saygılı olma durumunun oldukça aşırı ucu. Duyduğum çeşitli hikayelere göre de polis böyle bir durumda seni birkaç saat karakolda misafir edebiliyormuş. Anlatanların yalancısıyım...

Bunun yanında 6 saatlik çalışma günleri ile aileler birlikte daha fazla zaman geçiriyor, iftar davetleri ile insanlar biraraya geliyorlar. Hatta gecelerin sabaha kadar dua edilerek geçiriliyor olması nedeniyle 6 saati 4 saate indirmek için bazı girişimler bile var. Camilerden de neredeyse tüm gün ve gece hoparlör ile dualar okunuyor. Pakistanlı komşumun dediğine göre Şii camilermiş onlar. Bu arada genelde Şii camileri çok güzel ve bakımlı, mavi mozaiklerden harikalar yaratmışlar.

İftar burada çoğunlukla aile arasında yapılıyor, esas önem verdikleri sahura kadar geçen zaman. Büyük otellerde çadırlar kuruluyor, restoranlarda özel menüler hazırlanıyor. İftardan ve teravih namazından sonra başlayıp sahura kadar süren eğlenceler yapıyorlar. Bu eğlencelere Ghabgha deniyor. Amaç, oruç sonrası sahura kadar keyifli zaman geçirmek ve yemek yemek. Ghabgha’nin olmazsa olmazı shisha, yani nargile. Türkiye’de de nargile kafeler görürdüm ama hiç gitmemiştim, yoğun nargile dumanı ile burada tanıştım. Binbir çeşit tütünün kokusu öyle bir karışıyor ki shisha içmeseniz de içmiş kadar oluyorsunuz. Ghabgha’lar gayet medeni ortamlar, kız kıza gelmiş sabaha kadar nargile içip eğlenen gruplar görmek çok doğal.

Alışveriş merkezleri de bayram alışverişi yapacaklar için Ramazan’ın 3. ve 4. haftaları iftardan sonra sabaha kadar açık. Bir de Ramazan tatlılarına değinmeden geçmemek lazım, bizim evin yakınındaki küçük alışveriş merkezindeki bir cafe ramazan için masaları kaldırıp tatlıcıya dönüştü. Baklavalar, sütlü tatlılar hep bizim ağız tadımıza uygun. Hatta künefeyi ilk defa burada sevdim diyebilirim.

İlginçtir bizde çok önemli olan Kadir Gecesi burada pas geçildi, hatta cami bile daha sessizdi. Bizim kutlamadığımız Ramazan’ın tam ortasındaki gün ise burada çok önemli, Gerga’oon diyorlar. Büyükler nasıl kutluyor bilmiyorum ama küçük kızım Ayça’nın okulunda o gün bahçeye çadır kuruldu, çocuklar Arap kıyafetleri giydiler ve sonsuz şeker ve çikolata yediler. Bazı Bahreyn’li anneler bizde doğumgünleri için hazırlanan küçük hediye paketlerinden hazırlamışlar, Happy Gerga’oon yazılı kartlar ile dağıttılar.

Buradaki bir güzellik de Ramazan bayramı tatilinin 3 gün değil tam 1 hafta olması. Şimdi sabırsızlıkla bayramı ve Türkiye’den gelecek misafirlerimizi bekliyoruz. Bayram anılarımız bayramdan sonra...

Herkese iyi bayramlar, ya da burada dedikleri gibi Eid Mubarak.

2 yorum:

Unknown dedi ki...

elifcigim yazılarının devamını buyuk bir merakla bekliyorum..ayto

okana selam, kızları opuyoruz
iyi bayramlar.....hasguller

Gulsah Dede dedi ki...

bu kadar olur, ayni anda tasinmisiz buraya..